Bundan birkaç yıl evvel, eşim eve kargo geldiğini söyledi(02.06.2018). Kimdenmiş? dediğimde Murat TÜRKEŞ cevabını aldım ve ruhumu müthiş bir mutluluk kapsadı. Çünkü kargo ulaştığı tarihte Sayın Türkeş’i yüz yüze (sempozyumlar dışında) görmemiş, telefonla dahi konuşmamıştım. Eve döndüm. Mesele tam da düşündüğüm gibiydi. Türkiye’nin yetiştirdiği en değerli iklim bilimcisi bana – benim hiçbir ricam olmaksızın – kitaplarını gönderme jestinde bulunmuştu. Daha da kıvanç duymuş bu kitapları okumak için can atmaya başlamıştım. Alanım Klimatoloji değildi. Ben jeomorfolog ve jeolojiye yakın ilgi duyan bir okur sayılabilirdim. Kitaplardan biri Biyocoğrafya, diğerleri ise iklim ile alakalı idi. Özellikle bir tanesi var ki az sonra ondan ayrıntılı olarak bahsedeceğim. Bu kitap neden kitaplığınızın başköşesinde bulunmalı anlatmaya çalışacağım. “BİYOCOĞRAFYA; Bir Paleocoğrafya ve Ekoloji Yaklaşımı” adlı kitabının gözden geçirilmiş ikinci baskısı (2015) hemen dikkat çekiyordu. Biyocoğrafya konusunda bu güne kadar ülkemizde hazırlanamamış nitelikteki 457 sayfalık bu değerli eseri Murat hocam yakın zamanda aramızdan ayrılan coğrafyacı eşi “Yurdanur” hanıma itaf etmiş. Bu durum kaderin tatsız bir oyunu diye düşünüyorum. Belki de bilmeden Yurdanur hanımı böyle muhteşem bir eserle anmış. Yerinde huzur içinde yatsın… Diğer kitap ise “GENEL KLİMATOLOJİ; Atmosfer, Hava ve İklimin Temelleri” adlı 518 sayfalık çalışmaydı. Klimatolojinın etraflıca ele alındığı bu temel ders kitabına bayılmamak elde değil. Yıllarca…
Bir yandan aşırı yağış, seller, yıldırım, şimşek ve hortumlar diğer yanda çölleşme ve kuraklık. İklim değişikliği Türkiye’nin de çehresini değiştiriyor. Prof. Murat Türkeş uyarıyor: Türkiye’nin sıcaklık ve yağış rejimi değişti. Tropikal kuşak yanıbaşımızda. Geçtiğimiz mayıs ayı ‘yağışlı’ geçmişti. Haziranın başından beri ise Anadolu’da yağış durmadı. Bu yağışların özelliği; kısa süreli oluşu, aniden bastırması, çok şiddetli yağması, yıldırımlar, şimşekler ve gökgürültülerinin eşlik etmesi ve bir kaç saatin ardından birden durması. Aniden, aşırı bir şekilde yağan yağmurların neden olduğu sellerde ve yıldırım çarpması sonucu üç günde 9 kişi hayatını kaybetti; hortum ve dolu yağışı binalara ve tarlalara/seralara büyük zarar verdi. Sadece üç günde (15-16-17 Haziran 2019) Türkiye’de yaşanan aşırı yağış, sel, dolu ve yıldırım düşmesi sonucu ortaya çıkan bilançonun basına yansıdığı kadarı şöyle: Ağrı: Diyadin ilçesinde birden başlayan dolunun yağmura çevirmesi üzerine oluşan sel sularına kapılan anne ve iki çocuğu ile aynı bölgede yıldırım isabet eden bir çoban yaşamını yitirdi. Aksaray: Ortaköy ilçesinde aniden bastıran şiddetli yağmur nedeniyle oluşan sel, o sırada yapılan düğün evinde paniğe neden oldu. Çadıra sığınan kadınlar, orayı da su basması üzerine can pazarı yaşadı. Dengesini kaybeden ve suya düşerek akıntıya kapılan bir kadını düğündeki vatandaşlar kurtardı. Eskişehir: Etkili dolu yağışı ve sağanak nedeniyle yollarda oluşan su birikintileri araç sürücüleri ve yayalara…