Van-Bahçesaray kara yolunun 33. kilometresinde dün düşen çığın altında kalan iş makinesi ve minibüsteki 7 kişinin kurtarıldığını, 5 kişinin ise yaşamını yitirdiği çığ felaketinde çalışmalar sürerken yeni bir çığ düştü. İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, “Arama kurtarma faaliyetlerini koordine ettiği sırada çığ altında kalan Van AFAD İl Müdürünün yerine Muş İl AFAD Müdürü bölgeye gönderildi. Diğer iller teyakkuza geçirilip arama kurtarma çalışmaları için hazır bekletiliyor. Ayrıca Ankara’dan yürütülen çalışmaları sevk etmek için AFAD Müdahale Daire Başkanı da bölgeye sevk edildi.” bilgisine yer verildi. Bu arada, çığ altında kalan AFAD Van İl Müdürü Osman Uçar kurtarılarak hastaneye kaldırıldı. İçişleri Bakanı Soylu çığ bölgesinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Van’dan helikopterle çığ bölgesine geçti. AFAD Başkanı Güllüoğlu ile Elazığ’dan uçakla Van’a gelen Bakan Soylu, helikopterle Van Ferit Melen Havaalanı’ndan çığ olayının yaşandığı bölgeye hareket etti. Bakan Soylu ve beraberindekileri taşıyan helikopter, çığ düşen bölgeye 20 kilometre mesafedeki Çatak ilçesine bağlı Kayaboğazı Jandarma Karakol Komutanlığı pistine iniş yaptı. Soylu, daha sonra karayoluyla çığ bölgesine gitti. Soylu: Vefat eden sayısı 33 oldu Yaralıların durumu hakkında doktorlardan bilgi alan Soylu, gazetecilere yaptığı açıklamada, hastanede yatan 25 hastayı ziyaret ettiklerini, yoğun bakımda tedavisi süren yaralılardan birinin Ankara’ya sevk edileceğini aktardı. Üst üste iki çığ hadisesinden dolayı acı kayıplarının…
Türkiye’nin nüfusu, 2019’da bir önceki yıla göre 1 milyon 151 bin 115 kişi artarak 83 milyon 154 bin 997 kişiye ulaştı. Türkiye’nin nüfusu, 2019’da bir önceki yıla göre 1 milyon 151 bin 115 kişi artarak 83 milyon 154 bin 997 kişi olurken, yıllık nüfus artışı binde 13,9’a geriledi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ”Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2019 Sonuçları”nı açıkladı. Buna göre, 2018 yılı itibarıyla 82 milyon 3 bin 882 kişi olan ülke nüfusu, 1 milyon 151 bin 115 kişi artarak geçen yıl 83 milyon 154 bin 997 kişiye ulaştı. Türkiye’nin illere göre nüfusu – 2019 Erkek nüfusun oranı yüzde 50,2 (41 milyon 721 bin 136 kişi), kadın nüfusun oranı yüzde 49,8 (41 milyon 433 bin 861 kişi) olarak kaydedildi. Yıllık nüfus artış hızı, 2018’de binde 14,7 iken 2019’da binde 13,9’a geriledi. İl ve ilçe merkezlerinde ikamet edenlerin oranı 2018’deki yüzde 92,3’lük orandan 2019’da yüzde 92,8’e yükseldi. Belde ve köylerde yaşayanların oranı ise yüzde 7,2’ye düştü. İstanbul’un nüfusu 15 milyon 519 bin 267 kişiye ulaştı Buna göre, İstanbul’un nüfusu 2019’da bir önceki yıla göre 451 bin 543 kişi artarak 15 milyon 519 bin 267 kişiye ulaştı. Türkiye nüfusunun yüzde 18,66’sının ikamet ettiği İstanbul’u, 5 milyon 639 bin 76 kişi ile…
Somali Tarım Bakanlığı, çöl çekirgesi istilası nedeniyle ülke yönetiminin acil durum kararı aldığını belirtti. Somali Tarım Bakanlığı, “Somali’nin gıda güvenliğine başlıca tehdit oluşturan çöl çekirge istilasıyla ilgili acil durum ilan edildi” diye açıkladı. BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, Afrika kıtasındaki çekirge istilasına karşı mücadele için Merkezi Acil Müdahale Fonu’ndan 10 milyon dolar yardım sağlanacağını duyurmuştu. BM, Somali’nin son 25 yılda görülen en şiddetli çekirge istilasıyla karşı karşıya olduğu açıklamıştı. Her gün 150 kilometre seyahat edebilen çekirge sürüleri, binlerce kişinin gıda ihtiyacını karşılayacak tarım ürününi bir günde yok edebilir.
Merkez üssü Elazığ’ın Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Elazığ ve Malatya’da hasara yol açan depremde en az 16 kişi hayatını kaybetti, 550’den fazla kişi de yaralandı. Ayrıca, Elazığ’da iki kişi de deprem sırasında kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi. Depremin ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca bölgeye gitti. Bakanlar, geç saatlerde kriz merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Koca, hastanelerde hizmet sunumunu aksatacak herhangi bir hasar olmadığını söyledi. Koca, “Elazığ’da merkezde 8, Sivrice’de 2, Maden’de bir kişi olmak üzere 11 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ayrıca iki kişi de kalp krizi geçirdi. Malatya’da ise beş vatandaşımız hayatını kaybetti” dedi. Koca ve Soylu, 405’i Elazığ; 148’i de Malatya’da olmak üzere toplam 553 kişinin yaralandığını ifade etti. Koca, Elazığ’da 11 kişinin yoğun bakımda tedavisinin sürdüğünü de sözlerine ekledi. Soylu da Elazığ’da bazı binaların enkazında arama-kurtarma çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Soylu, “Malatya’da göçük altında kimse yok. Fakat Elazığ’da 30 vatandaşımızı arama-kurtarma çalışması devam ediyor” diye konuştu ve depremin ardından 10’u 4’ten büyük olmak üzere 97 artçı depremin yaşandığını aktardı. Adıyaman, Kahramanmaraş, Diyarbakır ve Tunceli gibi çevre illerde de hissedilen deprem, Elazığ’da 5, Malatya’da da 25 binanın yıkılmasına neden oldu. Kandilli: 40 km’lik bir…
TEMA’nın kurucusu ve sayısız ödülün sahibi olan Hayrettin Karaca hayatını kaybetti. TEMA’nın kurucusu olarak bilinen Hayrettin Karaca’nın hayatı başarılarla dolu. Babası Hocazade Halil Efendi, annesi Zehra Hanım olup her ikisi de Kırım muhaciri idi. Liseyi bitirdikten sonra ailesinin triko-örme işinin başına geçip onu ülkenin en başarılı sanayi kuruluşlarından biri haline getirdi. Karaca firması Türkiye’de ihracatın liderliğini yapmış, üstelik bunu diğer kuruluşlardan neredeyse 20 yıl önce gerçekleştirmiştir. Hayrettin Karaca bu konuda şöyle konuşmaktadır: Ben sanayici olmak istemiyordum. İstediğim edebiyatla ilgilenip kalan zamanımı doğayla iç içe geçirmekti. Fakat o günlerde babamıza karşı çıkmak söz konusu değildi. HAYRETTİN KARACA KİMDİR? Ellili yaşlarında, Türkiye’nin ilk özel arboretumunu kurdu. Yurtiçi ve yurtdışında gezdiği her yerden tohumlar topladı, botanik bahçelerini gezdi, bağlantılar kurdu. Bugün Yalova’daki Karaca Arboretumu, dünyanın her yerindeki botanikçiler tarafından bilinmektedir. Yılda iki kez yayınlanan Arboretum Magazin’i bilimadamlarının araştırma ve görüşlerinin yayınlandığı bir forumdur. 14.000 türü barındıran arboretum aynı zamanda ülkenin tehlikedeki türleri için bir gen koruma merkezidir. Hannover Üniversitesi’nden ekoloji profesörü Franz H. Meyer, Hayrettin Karaca’dan “Şimdiye kadar hiç böylesine kişisel çıkar gütmeden, kendini insanlığın yararına çalışmaya adamış birine rastlamadım.” diye bahsetmektedir. Ayrıca, TEMA Vakfı’nın kurucularındandır. Doğal hayatla ilgilenmeye, özellikle ağaç dikim çalışmalarına devam etmektedir. ÖDÜLLERİ Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi tarafından Fahri…
Alman otobüs firması FlixBus’ın 2 saatte şarj edilebilen, yüzde 100 elektrikli otobüsü 12 Nisan’da yaptığı ilk seferinde 160 kilometre yol yaptı. Sürdürülebilir toplu taşıma için büyük bir adım atan FlixBus ve ortağı B.E. Green uzun mesafeli ilk yeşil hattı Fransa’da Paris La Défense ile Amiens arasında açtı. Yazın ise Almanya’da Frankfurt ile Mannheim arasında ilave hatlar açılacak. 49 yolcu kapasiteli çevre dostu otobüs, benzinli otobüslere göre daha sessiz ve yumuşak bir sürüş ve sıfır emisyon gibi elektrikli bir aracın tüm avantajlarına sahip. Hiç karbondioksit (CO2) veya azot oksitler (NOx) emisyonu barındırmayan temiz teknolojiyle, yeni e-otobüsler çevreyi yılda 140 ton CO2’den koruyacak. Kaynak: Yeşil Odak
Avustralya’da Eylül’den bu yana orman ve çayırlık alanlarda çıkan yangınlardan dolayı yaklaşık 500 milyona yakın hayvan öldü, 23 kişi yaşamını yitirdi. Yangının korkunç boyutu ise NASA kameralarına yansıdı. Avustralya’da Eylül’den bu yana hayatı felç eden yangınlara müdahale, artan hava sıcaklığı ve şiddetli rüzgarın etkisiyle zorlaşıyor. İtfaiye ekipleri gece gündüz demeden insanların olduğu kadar, alevlerin arasında kalan diğer canlıların da yardımına koşmaya çalışıyor. Sosyal medyada hızla yayılan bir görüntü de bu örnekler arasındaki en sonuncusu. Yangın sebebiyle farklı türlerde yaklaşık 500 milyon canlı öldü. Yangının korkutucu boyutları ise NASA’nın paylaştığı uydu görüntülerine yansıdı. NASA’ya ait birleştirilmiş uydu görüntülerinde son 1 ay içerisindeki yangınların çıkış noktaları görülebiliyor. Yetkililer, hızı saatte 128 kilometreye kadar çıkan rüzgarın, Yeni Güney Galler eyaletindeki yangınların yayılması riskini artırdığını bildirdi. Kırsal İtfaiye Hizmeti, eyaletteki yangınların 150 farklı noktada aktif olduğunu, bunlardan 64’ünün kontrol altına alınamadığını belirtti. Farklı noktalarda süren ve 5 milyon hektar civarında alanı yok eden yangınlarda, yaklaşık 1500 ev de küle döndü.
Kabil’deki Afganistan Araştırma Merkezi’nin raporuna göre hava kirliliğinin on yıllardır süren savaştan daha ölümcül hale geldiği Afganistan’da sadece 1 haftada 17 kişi hava kirliliği kaynaklı rahatsızlıklar sebebiyle yaşamını yitirdi. Afganistan Sağlık Bakanlığı, 6 milyon nüfuslu başkent Kabil’de sadece bir haftada solunum enfeksiyonları sonucu yaşamını yitiren kişi sayısının 17 olduğunu açıkladı. Hava sıcaklıklarının düşmesiyle yakıt olarak kullanılan maddelerin yarattığı hava kirliliğinin yoğunlaşması sebebiyle son haftalarda başkent Kabil’de hava kirliliği doruk noktalara ulaştı. Solunum rahatsızlıkları şikayetiyle hastanelere başvuran Kabillilerin sayısı bir haftada 8 bin 800 oldu. Hemen hemen her yıl kış aylarında hava kalitesi en düşük şehirler arasında zirveye oturan Kabil’de hava kirliliğinden sorumlu tutulan başlıca faktörler arasında, lüks oteller ve düğün salonları gibi büyük yapıların ısıtılması için kullanılan yakıtlar yer alıyor. Bakanlıktan ‘Hava kirliliği operasyonu’ Afgan İçişleri Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde yapılan ‘hava kirliliği operasyonu’nda gerekli önlemleri almayan 2 otel ve 3 düğün salonunun mühürlendiğini duyurmuştu. Yerel çevre kuruluşları, kent sakinlerine ısınmak için kömür ve plastik gibi kirliliği arttıran maddeleri yakmamaları çağrısında bulunuyor. Daha ucuz gaz ve elektrik olmadığı sürece sorunu çözmenin mümkün olmadığını söyleyen kent sakinleri ise hava kirliliğinden ekonomik yetersizlikler ve elektriksizliği sorumlu tutuyor. Yetkililer, standartlara uygun olmayan yakıt kullanımı, yeşil alanların azlığı ve gecekonduların da Kabil’deki hava kirliliğine etki…
1. Kutup ayısı istilası yaşandı Bu yılın başlarında, 52 aç kutup ayısı, Rus Arktik takımadalarından birinde, küçük bir çalışma yerleşim yeri işgal ederek kasabada korku yarattı. Kış aylarında kutup ayılarının fok avlamak için kuzey Rusya kıyılarına geldiğini biliyoruz ancak bu kez küresel ısınmadan kaynaklanan deniz buzu incelmesi, ayıları iç kısımda yiyecek arayışına sürükleyerek insanların yerleşim yerlerine kadar ilerlemelerine neden oldu. Kasabanın çöp kutularındaki ve çöp sahalarındaki yenilebilir atıkların çekiciliği, ayıların daha kuzeye göç etmesini engelledi ve bölge yetkililerini olağanüstü hal ilan etmek durumunda bıraktı. 2. Karbondioksit oranları rekor seviyelere ulaştı Bu yıl biliminsanları, atmosferde 800.000 yıldır olduğundan daha fazla karbondioksit ölçtüler. Bu da türümüzün geliştiği zamandan beri karbondioksit seviyelerinin bu kadar yüksek olmadığı anlamına geliyor. Mayıs 2019’da, Hawaii’deki Mauna Loa Gözlemevi’nde Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) tarafından ölçülen rakamlara göre, sera gazı seviyeleri milyonda 415 parçaya (ppm) ulaştı. NASA’nın verilerine göre buz çağları sırasında atmosferdeki karbondioksit seviyeleri 200 ppm civarındaydı. Buzullar arası dönemde bu sayı 280 ppm’e yükseldi. İnsanlar fosil yakıtları yakıyor ve karbondioksit ve diğer sera gazlarının salınmasına neden oluyor. Bunun sonucu olarak da havada her yıl yaklaşık 3 ppm daha fazla karbondioksit ölçülüyor. 3. Arktik permafrost hızla yok olmaya başladı Bu yıl, Kuzey Kutbu’nda, bilim adamlarının en…
İçilebilir niteliği ve özelliği olan dünyadaki 10 gölden biri olan Beyşehir Gölü’nün derinliği 26 metreden 6 metreye düştü. Konya’nın Beyşehir İlçesi Belediye Başkanı Adil Bayındır, daha önce 26 metreye kadar derinliği bulunan Beyşehir Gölü’nün derinliğinin şu an 6 metre civarında olduğunu söyledi. Sözcü Gazetesi’nin haberine göre, bunun yanlış balık üretimi politikasından kaynaklandığını ifade eden Bayındır, “Yanlış balık politikası gölü etkiledi” dedi. Bu ifadelerin ardından Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan açıklama geldi. Türkiye’nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü’nde su seviyesi azalıyor. Beyşehir Belediye Başkanı Adil Bayındır, göldeki suyun azalmasının nedeninin, yanlış balık politikası, gölü besleyen sulardan göletler yapılması ve gölün tarımsal sulamada kullanılması olduğunu belirtti. Yanlış balık üretimi politikası Yanlış balık üretimi politikasının gölün tabanında otlanmaya ve derinliğinin azalmasına neden olduğunu ifade eden Belediye Başkanı Bayındır, şunları söyledi: ”Yanlış balık politikası gölü etkiledi. Et yiyen balık türü çoğaltıldı ve onlar ot yiyen balıkları yedi. Böylelikle gölün dibinde otlar oluştu. Örneğin, gölde 5 metre derinlik varsa, 3 metre boyunda bir otlanma oldu. Dağlardan inen malzemeler, alüvyonlar, gölün dibindeki otlar nedeniyle dolgu yarattı. Alüvyon dolgular oluştu. Daha önce 26 metre derinliği olan Beyşehir Gölü’nün derin kenarı Toros’un dibi, şimdi gidip baktığınız zaman yaklaşık 5-6 metrelere düştü. Bir çay bardağı düşünün; yarısına…